Yaşadıklarıyla Büyür İnsan

Reklam
Reklamı Gizle


Yaş bir rakam, önemli olan yaşanmışlıktır.
Hayatımızda kaybolduğunu zannettiğimiz şeyleri ararız önce.
Neden mi?
Bulmadan kaybedemez insan. Dağ-taş, yağmur-çamur, yer-gök aşıp aradığımız şeyler içimize saklanmış.
Büyüme zamanı vardır insanın. Ne zaman olacağını bilmediği ama bir gün bunu herkesin hissedeceği. Büyümeden önce görüp geçirmesi gereken duygular, yaşaması gereken acılar, mutluluklar vardır. Kendine uygun bir vizyon oluşturmaya başlar. Hayat karşısında bir hamur misali yoğrulması gerekir. Asıl büyüme o zaman olur işte.
Bayanlar daha farklı öğrenirken hayatı daha başka iken onlardaki büyümek kelimesinin anlamı, erkeklerde herkesin aklına ilk gelen durum askerliktir. Klişe olmuştur artık çünkü erkek için büyüme zamanı askere gidince gelmiştir. Yolcu edilen erkeklerle, geri gelen arasında büyük bir fark vardır.
Zihniyet işte büyüme zamanını seçemez insan ama yaşadıkları karşısında nasıl bir yol çizmesi gerektiğini bilir. Ona göre sağlam adım atmaya çalışır. Sendeler, bazen tökezler belki de ama kan içse kızılcık şerbeti içiyorum demesi gerektiğini öğrenir.
Düşmeli insan tekrar kalkmak için; daha güçlü ve daha farklı olabilmek için. Her gidişin bir dönüşü vardır mutlaka geride kalanlar düşünmeli bunu. Bazen insanın acıya verecek hiçbir şeyi kalmaz fakat mutluluktan alacak çok şeyi olabilir.
Anka kuşu misali küllerinden doğar insan daha sıkı tutunur hayata. Çünkü düşmüştür, canı yanmıştır ve bilir ki artık olgunlaşmıştır yani büyümüştür. Hayat okulu ona ders vermiş; o da hepsinden bir sonuç çıkarmıştır. Hayat onu iyice yoğurmuş artık sıra sende dercesine yol çizdirir kendine. Karşı koyamaz insan hayatına yaşamak zorundadır. Mahşerde verilecek hesabı vardır insanoğlunun “ben yoruldum hayat” diyemezsin hiçbir zaman. Kaybettikleri kadar kazandıkları da önemlidir insanın.
Yaşamak zorundadır. Kendisi için olmasa bile sevdikleri için yaşamalı, ayrı olsa da sevdiklerinden sırf onu sevdiği için yaşamalıdır.
Yaşadığımız hiçbir şey tesadüf değildir.
Değer verdiğim benim için kıymetli bir arkadaşım “UNUTMA BAŞIMIZ BİLE AĞRISA YAPTIĞIMIZ YADA DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ KÖTÜLÜKLER VEYA GÜNAHLARIN BEDELİDİR” derdi.
Hiç öyle düşünmemiştim o ana kadar farklı bir bakış açısıdır. Hoşuma da gitmedi değil! Hayat okulunda bir şey daha öğrendim ve bir kez daha anladım ki yaşın kaç olursa olsun “Öğrencisin.” İster 18, ister 88 yaşında ol. Ama iyikileri olsun insanın. İyi ki tanıdım, iyi ki sevdim, iyi ki arkadaşım olmuş demeli insan.
Büyüme zamanı da olsa DOĞRU İNSAN VE DOĞRU ZAMAN kavramları çok önemlidir.
Kimi doğru insandır, zaman yanlıştır.
Kimi doğru zamanda gelen yanlış insandır.
Bütün bunlardan aldığın derstir büyümek, başka bir şeydir büyümek.
Nereye gidersen git hangi ortamda kalırsan kal kendin gibi olmaktır büyümek.
Bu haftaki yazımı sizlerle paylaşmak istedim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.