MİLLİ MÜCADELEDE ZARARLI DERNEKLER VE İSYANLAR (9)
Bugün sizlere Yeniçağ Gazetesinde tefrika halinde yayımlanan “Milli mücadelede zararlı dernekler ve isyanlar” başlığı altında verilen araştırma yazısını siz kıymetli okuyucularımın bilgisine sunuyorum.
Bu yazı dizisinden ben çok faydalandım .
Sizin de çok faydalanacağınızdan eminim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, kurtuluş savaşı mücadelesi verirken tam tabiri ile yedi düvelle boğuşuyordu.
Mustafa Kemal Paşa, vatanı kurtarmak için bir yandan düşmanla cephede mücadele ederken içerde de hainler- iç dşmanlar- boş durmuyor her türlü engellemeyi yapıyorlardı. Bu iç düşmanlar arasında Türklük aleyhinde faaliyetlerde bulunan, yabancılar tarafından kurulan ve maddi manevi desteklenen dernek ve cemiyetler bulunuyordu
Bu konuda ‘Şu Çılgın Türkler’ ve ‘Diriliş Çanakkale 1915’ kitaplarının yazarı rahmetli Turgut Özakman şöyle diyordu: Kısaca Ankara yönetimi, birden çok devlet, millet ve toplulukla savaşıp çekişmiş, çatışmıştır; barış görüşmelerinde de yine birçok devletle mücadele etmek zorunda kalacaktır.
Onun için ‘yedi düvelle savaş’ bir efsane değildir. Ve Türkiye bu şaşırtıcı mücadeleden galip çıkmıştır.’
Bu yazı dizimizde araştırdığımız mutelif kaynaklar ve Mahmut Yılbaş’ın Müdafaa-i Hukuk dergisinde yayınlanan makalesinden faydalandık. Osmanlı Devleti’nin içine düştüğü zor durumdan faydalanarak Türk topraklarının bir kısmını ele geçirmek isteyen ve bu amaçlarına ulaşabilmek için devlet içerisinde iç karışıklıklar ve isyanlar çıkaran azınlıklar tarafından kurulan cemiyetler ile milli varlığa düşman cemiyetleri aktaracağız
Padişah yanlısı ve dinsel yönlere ve şahsi çıkarlara hizmet eden zararlı cemiyetler:
1-Kürdistan Teali Cemiyeti: Azınlıkların kurduğu bu cemiyetlerin dışında, Kuva-yı Milliye aleyhinde olan başka cemiyetler de vardı. Bu cemiyetletden biri de Kürdistan Teali Cemiyetidir.
Kürdistan Teali Cemiyeti, 1918’de kurulmuş olup, Osmanlı Devleti’nin can çekişmesi sırasında, Wilson prensiplerinden yararlanarak bölücü bir amaç gütmüştür.
Daha doğrusu, Doğu’da karışıklar çıkarıp, ulusal bilinci işlemez kılmak için, Müslüman olan bu kişileri devlete karşı kışkıtmışlar ve onları ayaklandırmak istemişler ama başarılı olamamışlardır. Büyük Amerikan heyeti ile ilişkiler kuran bu teşekkül, milli bağımsızlık savaşı aleyhinde girişimlerde de bululmuş; ancak Anadolu hereketinin başarısı ve Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşu ile ortadan kalkmıştır.
1919’daki duruma bakınca şöyle bir manzara arzediyor: Kürt sorunu diye bir sorun olmadığı halde, bu sorun ulusal bağımsızlık savaşı sırasında suni olarak yaratılmıştır. Devlet ve milletin bağımsızlığını ve ekseriyetin azınlıklara feda edilmesi düşüncesi, Elazığ eşraf ve ileri gelenleri harekete geçirmiş ve bunlar 50 imzalı telgrafı İstanbul’ a yollamışlardır. Devam edecek