Mustafa Özarslan’dan Gazetemize Özel Açıklama
Mustafa Özarslan, Ahmet Sayılı ve Ali Yıldız CHP Kırşehir Gençlik Kolları’nın organize ettiği konserde Cacabey Meydanı’nda sahne alarak tarihi bir gece yaşattılar. Mustafa Özarslan, gerçekleştirilen program sonrasında gazetemiz muhabirine özel açıklamalarda bulundu.
MUSTAFA ÖZARSLAN BOZKIR’DA, “EVVELİM SEN OLDUN AHİRİM SENSİN” DEDİ
Mustafa Özarslan, açıklamalarında şunları kaydetti; “Kırşehir’de olmaktan ziyadesi ile mutluyum. Bizim için yol önderimiz halk müziği için, türküler için, köşe taşı Neşet Ertaş, babası Muharrem Ertaş ve Çekiç Ali’nin kültür hazinesine çok büyük bir katkıları var. Bizim için vazgeçilmezler dolayısı ile büyük üstadların ayak bastığı, havasını soluduğu, türküler yaktığı bir memlekette bu kültürü ziyadesi ile yaşayan bir coğrafyada bulunmak çok keyifli ve heyecan verici idi. Büyük üstad Bozkır’ın Tezenesi Neşet Ertaş’ın memleketinde onun eserine ses olmak gurur vericiydi. “Evvelim Sen Oldun Ahirim Sensin” eserini kendimizce yorumladık. Umarım Kırşehir halkı ve Neşet Ertaş sevenler yorumumuzu beğenmiştir.
KIRŞEHİR’DEN TEKRAR BİR DAVET ALSAM HİÇ DÜŞÜNMEDEN KABUL EDER GELİRİM
Bilmediğiniz bir yerde bu işi yapmak çok daha kolay olur çünkü orada siz ne derseniz o doğru olarak kabul görüyor. Ama burada bilen insanların içerisinde bu işi icraa etmek gerçekten zordu. Karşılıklı keyif içerisinde bir program gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum. Birlikte söyledik, birlikte oynadık. Kırşehir’den tekrar bir davet alsam hiç düşünmeden kabul eder gelirim. Zaten Ankara’da yaşıyorum çoğu zaman yolumuz Kırşehir’den geçiyor. Kırşehir ve Hacıbektaş bizim vazgeçilmezlerimizdir.
MÜZİK ŞEHRİ SEÇİLDİNİZ HAYIRLI UĞURLU OLSUN
Memleketim Sivas’ta ‘Müzik Şehri’ seçilmek için çok uğraştı ama nasip olmadı. Kırşehir’de bir kaynak var. Bunu bütün dünyanın bilmesi ve yansıtılması hak ettiği değeri bulması bizim için de takdire şayan bir durum tebrik ediyorum. Bu hususta emek sarf eden tüm ekibin emeğine sağlık. Kırşehir’e bu unvan çok yakıştı.
SİYASİ TAVIRLAR BURADA BELİRLEYİCİ OLDU
Pandemi döneminde en çok buz zorlandık. Siyasi tavırlar burada çok belirleyici oldu. Çok komik bir gerekçedir ki saat 00:00’da canlı müzik kapansın ama CD çalardan müzik çalabilir gibi bir yaptırımın hiçbir mantıksal açıklaması yoktur. Eğlence mekanları olarak görülen yerlerin benzer iş yerlerinin kapatılmayıp böyle bir yaptırıma tabi tutulmaması da siyasi bir yaptırımdır. Her taraf kapanması gerekiyorsa kapansın bir televizyonda yayın yapan, tiyatro yapan 8-10 saat aynı salonda bulunan seyircisi olan tiyatro oyuncusu için yasak söz konusu değil fakat sizin sahne yapıp türkü söylemeniz birkaç saat ile sınırlı süreç içerisinde bunu yapmanızın yasaklanması çok doğru değildi. Süreç doğru yönetilmedi. İki taraflı bir eksiklik vardı. Çünkü müzisyenler kendi içerisinde doğru örgütlenmiş olsalardı mağdur olmayacaktık. Maalesef bizim yöneticilerimiz müziği, sanatı, sanat yapanları dışladı ve görmezden geldi. Çok çok sonra artık sesler ayyuka çıktığında sosyal medya da popüler insanların artık tepkisi ile birlikte bir dönüş oldu ama yeterli olmadı. Maalesef bu dayatma da saat kısıtlaması ile birlikte devam ediyor. Bunun bir siyasi tavır olduğunu düşünüyorum. Hiçbir mantıksal ve sağlıksal karşılığı olmayan bir tavır. Ama biz müziğin, türkünün, sanatın iyileştirici gücüne inanıyoruz. Dolayısı ile türkülerle iyileşeceğiz. Direneceğiz ve biz kazanacağız.”
Bana bu açıklama fırsatını verdiğiniz için siz değerli 40 Arena Gazetesi Ekibi çalışanına ve bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
(HABER: DİDEM CEYLAN)