“İyi Bir Eğitim Liyakat’Tan Geçer”

Reklam
Reklamı Gizle

Kırşehir Final Okulları Müdiresi Nur Tiryakioğlu, “Eğitimin ilk basamağını oluşturan okul öncesi eğitim gömleğin ilk düğmesidir ve bunun doğru iliklenmesi gerekir” diyerek gazetemiz muhabirine özel açıklamalarda bulundu.
Kırşehir Final Okulları Müdiresi Nur Tiryakioğlu, açıklamalarında şunları kaydetti; “1979’da Kırşehir’deki görevime Matematik Öğretmeni olarak başladım. 27 yıl devlet okullarında çalıştım. 2006 yılında emekli oldum. Kırşehir Koleji’nde 10 yıl görev yaptım. Bu on yılın 6 yılı idarecilik iken 4 yılı kendi branşım matematik öğretmenliği oldu. Oradan Bil Okullarına geçiş yaptım 4 yıl idarecilik görevimi yerine getirdikten sonra nasip Final Okullarına oldu. Hidayet Bey ile görüşmelerimiz neticesinde bugün ki görevime başladım.
ÇALIŞMA HIZIMIZI ALAMADIK
Final Okulları geçmişini de incelediğimde 2015 yılında Eğitim-Öğretim hayatına başlamış ve gönül rahatlığı ile geldiğim gayet disiplinli ve düzenli bir okul. Daha önceden sadece Kırşehir Koleji varken, Final Okulları 2. Bir okul olarak eğitimine devam etmiş. Final Okulları geçmişten günümüze birçok başarıya imza atmış.
Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yapmış olduğu sınav sonuçlarına göre son dört yıldır sıralamada Kırşehir üçüncülüğünde yer alıyor.
ÖĞRETMEN KADROSU MUHTEŞEM
Genç öğretmen kadrosuna sahip okulumuz öğrenci, öğretmen, veli ve idareci iletişimi hususunda iyi bir uyum yakaladık. Çalışma uyumu çok güzel. Öğrencilerimiz ve velilerimiz okulumuzun kurumsal bir okul olduğunun farkında. Bu yüzden burada olmaktan çok ama çok mutluyum. Daha çok güzel etkinliklere ve eğitim başarısına imza atacağız.
OKULUMUZ DEVLET OKULLARININ EN BÜYÜK RAKİBİ
Ders saatlerimizin fazla olması bizim için çok büyük bir avantaj. Çocuklarla birebir ilgilenme fırsatımız çok fazla oluyor. Sınıf mevcutlarının ona göre ayarlanması ve öğrenciye daha verimli olabilecek şekilde yol izlenmesi öğrencinin başarı durumunu büyük ölçüde olumlu etkiliyor. Pandemi döneminde öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin ve velilerimizin bu süreci bilinçli bir şekilde yürütmesi bizleri bir hayli mutlu ediyor.
ÇOCUKLARIMIZIN KULAKLARININ YABANCI DİL İLE DOLMASI GEREKİYOR
Derslerimizde yabancı dil ağırlığımız var. İngilizce ve Almanca ders saatlerimiz ve yapılan etkinliklerimiz çok fazladır. İngilizce ve Almanca dersleri gramer olarak birbirine çok yakın olduğu için iki yabancı dili bir arada yürütüyoruz. Bu farklılıklar özel okulların tercih edilmesine sebep oluyor.
DEVLET OKULLARI PANDEMİ SÜRECİNDE ZORLANIYOR
Devlet Okulları özellikle Kırşehir’de çok kalabalık sınıflardaki öğrenci sayısı 30’un üstüne çıkmış durumda öğrenme açısından doğru değil. Çocukların bilgileri daha net alabilmeleri, sınavlara hazırlanabilmeleri, kendilerini doğru ifade edebilmeleri, sosyal faaliyetlerde daha fazla görev alabilmeleri özel okulların çalışma alanı içerisinde olan keyifli oluşumlardır. İmkânlar el veriyor ise özel okullar tercih edilmesi gerekiyor.
EN POPULER OKULLARDAN BİRİYİZ
Kurumsal bir okuluz, düzenli ve planlı çalışmamız bizi diğer okullardan ayıran bir unsurdur. Kendi kendimize karar almıyoruz. Tüm Türkiye’deki Final Okulları ile istişare içerisindeyiz. Her hafta sonu öğretmenlerimize ve yöneticilerimize yönelik online eğitim çalışmalarımız var. Bu eğitim çalışmalarımızda bizi yönlendiren çok güzel bilgiler alıyoruz. Eğitim önü açık bir çalışmadır. Kısıtlı değildir. Sadece ben biliyorum deyip bu işi yapamazsınız. Yenilikler açık olmamız gerekiyor. Final Okulları bu konularda çok başarılıdır.
Kırşehir Final Okulları Müdiresi Nur Tiryakioğlu, okulöncesi eğitimin çocuğa beceri kazandırma ve becerilerini geliştirme açısından önemli olduğunu söyledi.
Erken çocukluk dönemindeki gelişmelerle, okulöncesi eğitim artık anne babanın yalnız başına başarabileceği bir konu olmaktan çıkarken, eğitimin sağlam temeller üzerine kurulmasında ve insanların ileri yaşlardaki başarılarında okulöncesi eğitimin rolü bilimsel olarak kanıtlandı.
Anasınıfıyla beraber okulumuzu götürüyoruz ve benim gözlemim şu ki, mutlaka çocuklar okula başlamadan önce okulöncesi eğitimi almalı. Neden önemli, çünkü kuralları öğreniyorlar. Birlikte olmayı öğreniyorlar. Birlikte hareket etmeyi öğreniyorlar ve de el kasları gelişiyor. Çocukların oyun bilinci gelişiyor. Bazı becerileri evde vermemiz mümkün değildir. Tabi aşırı sevgi verilebilir, ama becerileri kazandırmanın yolu da anaokulundan geçiyor. Çünkü biz burada anaokulunda çocuklarımıza sadece öğretmenimizle beraber oyun ağırlıklı bir şey yapmıyoruz.
Çocuklar el kaslarını geliştirecek yazı çalışması yapıyorlar. Kuralları öğreniyor ki bunlar temel kurallardır hayatlarını devam ettirecekleri kurallardır. Resim, müzik, beden eğitimi, yabancı dil öğreniyorlar. Bunlar çok önemli beceriler. Çocuğun güzel bir resim yapması ilerde o çocuğun iyi bir matematikçi olacağını gösterir. Müzikle uğraşıyor olması, kulağının çok iyi algılıyor olmasını sağlamak o çocuğun ilerdeki bütün derslerinde çok dikkatli olacağını gösterir. Yabancı dil en küçük yaşta başlar. Çünkü o yaşta öğretilen bilgiler asla unutulmaz. Biz bunun bilincindeyiz ve buna göre de bir eğitim veriyoruz. Birinci sınıfa geçişlerde bu ayrımcılık çok fazla gözüküyor. Anasınıflarından gelen çocuklarla, hiç anasınıfına gitmemiş, anne, büyükanne, büyükbaba ya da bir bakıcıyla büyümüş çocuklar arasında çok büyük farklılıklar var. En azından korku yok. Çocuk güvenerek geliyor. Öğretmen olduğunu, okul olduğunu, arkadaşları olacağını biliyor ve bu çok önemli bir duygudur. Çünkü küçük yaştaki çocuklara vermemiz gereken en önemli şey güven duygusudur. Anaokullarında mutlaka sağlanması gereken bir şeydir ve biz bunları sağlıyoruz. Anaokulu eğitimi mutlaka yapılması gereken bir çalışmadır. Anaokuluna göndermediğiniz zaman çocuklarınızı mutlaka bir senesini, iki senesini neredeyse anaokulunda verilmesi gereken temel eğitimi vermekle geçirirsiniz ki bu da zaten eğitim açısından zararlıdır. Zaman kaybıdır.”
(HABER-FOTO: DİDEM CEYLAN-SERHAT ERDOĞAN)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.