DÖVİZ ÇILDIRDI (BİNDİK BİR ALAMETE, GİDİYORUZ KIYAMETE)

Reklam
Reklamı Gizle


Sevgili Dostlar;
Son günlerdeki döviz kurlarındaki sert artışlar piyasalarda ve dar gelirli kesimlerde şok üstüne şok yaşatıyor. Haftanın başına piyasalar Amerikan Dolarının 15; Euro’nun 17 TL.ye yaklaşması krizi ile girdi. Hafta sonuna gelinirken de Dolar 17, Euro 19 sınırını geçti. Döviz kurlarının artmalarıyla bağlantılı olarak, iğneden ipliğe tüm tüketim malzemelerine zam üzerine zam yağıyor. Çarşı, Pazar alev topu halinde. Toplumun her kesimi adeta çıldırma noktasına geldi.
Fakir fukaranın hali zaten perişan, ancak iş alemi de bu konudan son derece rahatsız durumda. Ekonominin patronlarından, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu da dövizdeki bu kur artışından rahatsızlığını belirterek, “Döviz kurlarının artması reel sektörümüzü tedirgin etmektedir” dedi.
Köylü ve çiftçi zaten burnundan soluyor. Üretim maliyetlerinin artması ile birlikte kitleler halinde hayvancılıktan ve çiftçilikten vazgeçmeler baş göstermeye başladı. Uygulanan tarım ve hayvancılık politikalarının isabetsizliğinden üretim büyük ölçüde durmuş görülüyor. Sadece Tarım ve hayvancılık değil, genel anlamda üretim, tabiri caizse can çekişiyor.
Üretim faaliyetlerinin durma noktasına gelmesi, ülke olarak hepimizi dışa bağlı hale getirmiştir.
80’li yılların sonlarına doğru Merhum Süleyman Demirel bir meclis konuşmasında Anap iktidarına aynen şöyle demişti:
-Hindistan gibi kazan, Belçika gibi ye; yürütemezsiniz kardeşim, yürütemezsin.!
Ak Parti’nin ağır toplarından Bülent Arınç ise:
-“İsrafın önünü alsak sizden vergi almamıza gerek kalmaz” diyerek bir manada kendi partisini ikaz etmişti.
Kutsal kitabımız Kur’an’da A’raf suresi 31.ayette de “yiyin, için, israf etmeyin” hükmü vardır.
Pekala ülkemizin ahvali nasıl?
İşçi, memur, emekli, köylü, esnaf, sanayici, iş adamı, hatta ve hatta Ak Parti Milletvekilleri bile bu hayat pahalılığından ve döviz ile ekonominin kontrol altına alınamamasından şikayetçi durumdalar. Toplumun her kesiminden feryatlar arşa çıkmış gibi.
Çuvallarla alınan günlük tüketim malzemeleri artık tane ile ya da gramla alınmaya başlamıştır.
Bu arada Asgari Ücret Komisyonunun belirlediği 2022 yılı Asgari ücret 4250 TL . olarak açıklandı. Bu rakam genel itibariyle olumlu karşılanmakla birlikte, 2021 yılı Asgari Ücreti olan 2.800 TL. o günkü kur üzerinden yaklaşık 360 Dolara tekabül ederken, 2022 yılı için ilan edilen rakam 290 dolar civarındadır. Dolar arttıkça da daha alt seviyelere gelecektir.
O zaman ben de buradan İktidara bir teklifte bulunmak istiyorum. Yapılan bütün zamlara örnek olarak dövizdeki kur artışını gerekçe gösteriyorsunuz. O zaman ücretle çalışanların maaşını da dolara endeksleyin. Örneğin, bir memurun maaşı 500 dolar karşılığı Türk lirası olsun. Maaş alma zamanı gelince o günkü kur üzerinden Türk Lirası olarak maaşı ödensin. Memuru ve tüm çalışanları enflasyon altında ezdirmemenin en gerçekçi yolu budur. Yıl sonunda Asgari Ücret Komisyonu toplanmasına da gerek yoktur.
Ben bu teklifi yıllar önce Kamu Sen’e bağlı Türk Büro Sen’in Genel Kurulunda teklif etmiştim. O kongreden kısa bir müddet sonra kurulan Refah-Yol Hükümetinin Başbakanı Merhum Necmettin Erbakan da ayni benim gibi memur maaşlarını Dolara endeksleyeceğini söylemişti, ama galiba Bakanlar Kurulunun diğer üyelerinden onay alamadı.
Velhasıl kelam, bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete. Allah sonumuzu hayır eylesin.
Kalın sağlıcakla.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.