Vedat Avcı Kırşehir doğumlu bir yorgancı. Mesleğe, Kırşehir’de geldiğinde çırak olarak başlıyor. Yorgancılığın baba mesleği olduğunu belirten Avcı, “Üç kuşaktır yorgancılık yapıyoruz.” diyerek, kendi çocuklarını da bu sanatla yetiştirdiğini söylüyor.
Kırşehir’de bulunan dükkanında uzun yıllardır yorgancılık yapan Avcı, mesleği Kırşehir’de bulunan ustasından öğrendiğini belirtti.

Kırşehir’de Ahi geleneğinden gelen sanatkarlardan olduğunu söyleyerek, yorgancılık mesleğinin ustalarından biri olduğunu dile getirdi.
Ahi geleneği içerisinde yetişen ve kendi çocuklarını da bu gelenek içerisinde yetiştirdiğini söyleyen Avcı, sanatıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Her dönemde el yapımı yorganlara ihtiyaç var
Avcı, el işi yorganlara her dönem ihtiyaç duyulduğunu belirterek, yorgancılık sanatının hiçbir zaman değer kaybetmeyeceğini söyledi.
Avcı, son dönemde, insanların el yapımı yorganlara geri döndüğünü ifade ederek, “Özellikle, elyaftan yapılan yorganların sağlıksız olduğunun ortaya çıkması, insanların el yapımı yorganları tercih etmesini sağladı.” diye konuştu.
Avcı, yorgancılık mesleğini bugünkü şartlarıyla değerlendirerek şöyle konuştu: “Yorgancılık mesleğinin hiçbir zaman ölmeyeceğini düşünüyorum. Bir dönem elyaftan yapılan yorganların ortaya çıkmasıyla, el işi yorganlar diğer kaybetmişti. Ancak, daha sonra elyafın sağlıksız olduğu anlaşıldı. İnsanlar, daha sağlıklı olan el yapımı yorganları tekrar tercih etmeye başladı. Hal böyle olunca, işini temiz ve titiz yapan yorgancı, mesleğini devam ettirebildi.” dedi.

Yorgancılık, hala revaçta olan bir meslek
Yorgancılığın altın çağını yaşadığını belirten Avcı, “Yorgancılık mesleği bitti” diyenlere inanmadığını söyledi. Avcı, çalışan ve üreten esnafın, mesleğinde ilerleyebileceğini ifade etti.
Mesleğin değer kaybettiği yönündeki görüşlere katılmadığını ifade eden Avcı, “Ben bu yaşta, dükkanı sabah erken açıyor, akşam işim bitmeden kapatmamaya çalışıyorum. İşini temiz, titiz ve düzenli yaptığın sürece sıkıntı yaşamazsın. Yorgancılık, hala revaçta olan bir meslek.” dedi.
Avcı, mesleğin bugün geldiği noktayı da değerlendirerek, yorgancılığın hiçbir dönem gerilemeyeceğini düşündüğünü söyledi. 
“Elyaf ve el işi yorgan arasında büyük fark var”
Elyaftan yapılan yorgan ile el işi yorgan arasında büyük farklılık olduğuna dikkat çeken Avcı, “Her şeyden önce, el yapımı yorgan en sağlıklı olandır.” diyerek, el yapımı yorganlarda kışın yün, yazın ise pamuktan yapılanın tercih edilmesi gerektiğini söyledi. Avcı, elyafın ise, petrol artığından yapılan maddeler içerdiğini, kışın ‘donduran’ yazın ‘yakan’ bir yapıda olduğunu belirtti.

Yetiştirilecek çırak bulunmuyor
Avcı, meslekle ilgili çırak yetişip yetişmediği konusuna da değinerek, insanların artık çocuklarını esnaf ve sanatkar olarak yetişmeye yönlendirmediğini dile getirdi. Avcı, “Çırak yetişmiyor değil, yetiştirilecek çırak bulunamıyor” diyerek, ailelerin çocuklarını daha rahat mesleklere yönlendirdiğini söyledi.
Avcı, yorgancılık mesleğini ustasından öğrendiğini dile getirerek, “Mesela, bizim zamanımızda babalar, çocuklarının sanat öğrenmesi için, onları bir ustanın yanına götürür ‘Eti senin kemiği benim’ derdi. Ama şimdi, onu diyebilecek bir baba yok. Aileler çocuklarını bu alanlara yönlendirmiyor. O zaman da bu işte yetişecek çırak bulunmuyor.” diye konuştu.
Üç oğlu olan ve üçünü de yorgancılık mesleğinde yetiştirdiğini söyleyen Avcı, “Yine olsa, çocuklarımı bu meslekte yetiştirirdim. Çünkü ellerinde bir sanatları var. Kimsenin yanında çalışmadan, istedikleri gibi sanatlarını icra edebiliyorlar.” dedi.
Yorgancılık mesleğini zor bir meslek olan değerlendiren Avcı, mesleğin alın teri gerektirdiğini söyledi. 

Yorgancılık dikkat gerektiren bir sanat
El işi yorganların üzerine desen verebilmenin yetenek ve tecrübe istediğini belirten Küz, “Yorganın üzerine işlediğiniz desendeki küçük bir hata, o yorganın tüm güzelliğini bozabilir.” diyerek, yorgancılığın sabır gerektirdiğini ifade etti.
“Meslek, dikkat gerektirir” diyen Avcı, yorganlara işlenen desenler hakkında da bilgi verdi.
Avcı, belli bir tecrübeden sonra düz yorganlara göz kararı desen verilebildiğini söyleyerek, onun dışındaki modellerin hepsinin bir kalıbı olduğunu belirtti.
Avcı, müşterilerin istediği desene göre, kalıpların çizilebildiğini, çizilen kalıblarında tecrübeyle yorgana dikildiğini söyledi.

Yorgancı, sadece yorgan dikebilen kişi değildir
Avcı, yorgancılık dışında yine mesleğinin verdiği tecrübeyle, perde, sandalye, koltuk, kanepe, nevresim kılıfı da diktiğini ifade etti. 
Avcı, “Yorgancı, sadece yorgan dikebilen kişi değildir. Bu meslekte çekirdekten yetişip çalıştığınız sürece, alanla ilgili başka işlerde elinizden gelir. Tabii, herkes perde, koltuk kılıfı dikemez. Ancak, kendi yetiştiren bu alanlarda da temiz ve düzenli işler yapabilir.” dedi.