Ço­cuk­lar­da Çalma Duy­gu­su

Reklam
Reklamı Gizle

Mar­ket­ten dön­dü­nüz, ço­cu­ğu­nu­zun ce­bin­de minik bir sakız! Okul­dan dön­dü­nüz ço­cu­ğu­nu­zun ce­bin­de minik bir kalem! Ar­ka­da­şı­nı­zın evini zi­ya­ret­ten dön­dü­nüz ço­cu­ğu­nu­zun ce­bin­de minik bir oyun­cak! Hatta ma­sa­nı­zın üze­rin­den kay­bo­lan bozuk pa­ra­la­rı­nız!
Ne ya­par­dı­nız?
Ne ya­pa­ca­ğı­mız kısmı ol­duk­ça önem arz edi­yor. Bu dav­ra­nış­lar kar­şı­sın­da sizin gös­te­re­ce­ği­niz ilk tutum, belki ço­cu­ğu­mu­zun belki de aile dü­ze­ni­ni­zin ge­le­ce­ği­ni et­ki­le­yecek.
Çalma ya da daha kibar ha­liy­le izin­siz alma dav­ra­nı­şı ço­cu­ğu­nu­zun bu­lun­du­ğu yaşa ve ya­şa­dık­la­rı­na göre anlam de­ğiş­ti­rir.
2-3 yaş­la­rı­na kadar ço­cuk­lar­da “sa­hip­lik­duy­gu­su”, “mül­ki­yet kav­ra­mı” yok­tur. Her şey on­la­rın­dır. Baş­ka­sı­nın eş­ya­sı­nı al­ma­nın bir sa­kın­ca­sı yok­tur. 7-8 yaş­la­rı­na kadar ge­liş­me­ye baş­la­yan mül­ki­yet kav­ra­mı ve ait­lik duy­gu­su ile izin­siz al­ma­ma dav­ra­nı­şı­nın ne­de­ni az çok idrak edil­me­ye baş­la­nır. Bu yaş­la­ra kadar ço­cuk­la­rı­nız bir yer­den ya da bir baş­ka­sın­dan izin­siz bir şey al­dı­ğın­da onu “Hır­sız” diye ni­te­len­dir­mek ya da ka­ra­lar bağ­la­mak doğru olmaz. Bu du­ru­mun nor­mal ol­du­ğu­nu ama göz­lem­le­mek ge­rek­ti­ği­ni de bil­mek gerek. Alı­nan her nes­ne­nin size ait ol­ma­dı­ğı­nı ve sa­hi­bi­ne geri ve­ri­le­ce­ği­ni ço­cu­ğu­nu­zun bil­me­sin­de ise fayda var­dır. Bu du­ru­mu sakin, ya­pı­cı söz­ler­le dile ge­tir­me­niz ço­cu­ğu­nuz için fay­da­lı ola­cak­tır. Ter­si­ne azar­la­ma­lar, uzun uyarı söz­cük­le­ri, hır­sız diye ni­te­len­dir­me­ler, fi­zik­sel şid­det, “şimdi bunu ya­par­sa iler­de neler yapar” gibi olum­suz dü­şün­ce­ler, ile­ri­de daha olum­suz du­rum­la­rın ya­şan­ma­sı­na sebep ola­bi­lir. 7-8 yaş son­ra­sı gö­rü­len izin­siz alma dav­ra­nı­şı­nın ne­den­le­ri­ni bul­mak ge­re­kir. Çünkü bu yaş­lar­dan sonra ya­pı­lan bu dav­ra­nı­şın mut­la­ka bir ne­de­ni var­dır.
Çocuk ih­ti­ya­cı ol­du­ğu ve ala­cak pa­ra­sı ol­ma­dı­ğı için de ala­bi­lir, ih­ti­ya­cı ol­ma­dan pa­ra­sı da ol­du­ğu halde yine de ala­bi­lir. Her ikisi de so­run­dur ve daha büyük so­run­la­ra dö­nü­şe­bi­lir.
Kimi çocuk aile­den in­ti­kam almak için, kimi fark edi­le­bil­mek için çalar. Kar­deş kıs­kanç­lı­ğı son­ra­sı alı­nan öç ola­bi­lir­ken, anne ba­ba­nın aşırı sev­gi­si ve aşırı sı­nır­sız ye­tiş­ti­ril­me­si so­nu­cu ben­cil ye­ti­şe­rek her şeyi ya­pa­bi­le­ce­ği inan­cı ola­bi­lir. Yine anne ba­ba­nın, öğ­ret­men ve ar­ka­daş­la­rı­nın il­gi­siz­li­ği son­ra­sı dik­kat çe­ke­bil­mek için de bu olum­suz dav­ra­nış gö­rü­le­bi­lir.
Dav­ra­nı­şın ne­de­ni­ni bul­mak kadar bu du­rum­da gös­te­ri­len tepki de ol­duk­ça önem­li­dir. Aile­nin tep­ki­si de karşı ta­ra­fın tep­ki­si de ço­cu­ğu et­ki­ler.
Tıpkı küçük yaşta gös­te­ri­len sabır ve ya­pı­cı ko­nuş­ma ve dav­ra­nış­lar­la bir­lik­te pro­fes­yo­nel bir yar­dım al­mak­ta fayda var­dır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.